Türkiye ile Amerika arasındaki ilişkilerde bir bakıyorsunuz sıcak hava dalgası esiyor, bir bakıyorsunuz soğuk hava kasırgası var gibi. En son, vize tartışmaları, karşılıklı yasaklamalar, şimdi ise yavaşça yumuşama ve vizelerdeki sıkıntıların aşılmaya çalışılmasına yönelik atılan adımlar var.
Türkiye’de üniversite okurken daha çok okey, tavla oynamak için öğrencilerin gittiği bir kahvehane vardı. Bir arkadaşımız, okeyde kendisine joker gelsin diye şarkı tutturmuştu ve jokere de yeşil ismini takmıştı.
-Yeşiiillll, yeşil!!! Yeşiiillll, yeşil!! diye kendi kendine mırıldanırdı. (Yeşili yani jokeri çağırma şarkısıymış.)
Şimdi ben de ne zaman yeşil kartla ilgili bir haber duysam hemen aklıma bu şarkı geliyor ve kendi kendime, “Yeşiiill, yeşil” diye mırıldanasım geliyor. Hani böyle gizli bir şarkı ile çağırsak tüm ihtiyacı olanlara bir anda geliverecekmiş gibi ve de sihirli değneği ile her şeyi bin anda düzeltiverecekmiş gibi.
Yeşil kartın profesyonel hayattaki etkisi ile ilgili bir yazı olsun istedim bu yazım. Simdi diyeceksiniz ki bunun tartışması yapılır mı? Tabi ki yeşil kartın kariyerimize çok büyük bir etkisi var. Ben de diyorum ki “depends!!!” yani duruma bağlı olarak değişir Onun için size gerçek hayattan bazı örnekler vereceğim (isimler saklı kalmak şartıyla. Eyalet isimleri de gerçek kahramanlarımızın oturduğu eyaletler değildir, kim oldukları anlaşılmasın diye).
California’da bir Türk çift var. Her ikisi de İstanbul Teknik Üniversitesi’nden mezun mühendisler. Okulda tanışıp evlenmişler. Türkiye’de beş sene iş hayatında çalıştıktan sonra kendilerine lotary’den yeşil kart (green card) çıkmış ve Amerika’ya göç etmişler. Buraya kadar normal bir hikaye olarak gözüküyor. Ancak bütün problemler bundan sonra başlıyor. Türkiye’de her ikisinin de bir işi ve oturdukları güzel bir evleri ve geleceğe yönelik hayalleri varken bakin burada neleri var; Küçük bir apartman dairesinde kalıyorlar, ara ara yanlarına ev arkadaşı alıyorlar geçinebilmek için. Tam iki senedir bilfiil is arıyorlar ve bulamıyorlar. Buldukları en iyi isler geçici olarak yapabilecekleri alt düzey işler. Artık hayallerini ve umutlarını da kaybetmek üzereler ve bir çıkış yolu arıyorlar.
Yeşil kartları olmasına rağmen neden bu kadar zorlanıyorlar is bulmakta dersiniz? Her şeyden önemlisi yabancı dil, İngilizceleri çok iyi düzeyde değil, ilerletmeye çalışıyorlar ancak hem geçim derdi hem de iş arama yoğunluğu içerisinde İngilizceye adam akıllı fokus olup ilerletmeleri çok uzun zaman alacak. İkincisi mühendis olarak Amerika’da hiç tecrübeleri yok ve Türkiye’de aldıkları eğitim ile burada nasıl çalışabilirler açıkçası ben de bilemiyorum bildiğim tek şey bazı mühendislik alanları için buradan ek ders almalarının gerektiği, çünkü mühendislik – mimarlık gibi teknik mesleklerde öğretilenler ve uygulamalar ülkeden ülkeye değişiyor (birkaç başka meslekte olduğu gibi.) Simdi bir çözüm olarak doktoraya kayıt olmayı düşünüyorlar. Böylece okulda kalıp kariyer yapma şanslar olabilir ancak bir çok kişi bu yolu denediği için ve de doktora yaptıktan sonra okulda kalma garantisi olmadığı için o çözüm de pratikte ne kadar isleyecek bilemiyoruz.
Esra Öziskender / Amerika
İnsan Kaynakları Uzmanı / Danışman / Gazeteci – yazar / Şair
HRLink Consulting, Inc.
(646) 660-0031 (What’s App)
http://hrlinkconsulting.wixsite.com/hrlink
hrlink.consulting@gmail.com
https://www.facebook.com/HRLinkConsultingInc/
https://twitter.com/HRLinkConsultin
https://www.linkedin.com/in/hrlinkconsulting123
Haberin Linki: http://www.gazetebursa.com.tr/amerika-ve-yesil-kart-ruyasi-1-makale,2757.html
No comments:
Post a Comment