Karagöz, Ramazan Eğlencesinin Ötesindedir!
Oyuncu, yazar Ayhan Hülagü üç yıl önce Amerika'nın başkentinde Karagoz Theatre Company adıyla gezici bir tiyatro kurdu. Geleneksel gölge oyunu Karagöz'ü dünyaya tanıtmak için projeler üreten sanatçı, ‘Cadının Ormanı’, ‘Salıncak’, ‘Hamlet’in Rüyası’ adlı oyunlarıyla Amerika'nın farklı eyaletlerinde sahne aldı. İngilizce ve Türkçe gösteriler yapan sanatçı, kısa sürede Amerika'nın en büyük festivallerine kabul aldı, Broadway’de perde açtı.

Esra Öziskender'in Röportajı.
2. Bölüm - Kaldığımız yerden devam ediyoruz. Birinci bölümü okumak için:
https://www.abdpost.com/hacivat-ve-karagoz-hayatin-kendisi/31546/
Esra Öziskender: Üniversitelerde de projeler üretiyorsun. Akademi dünyasının ilgisi nasıl?
Ayhan Hülagü: Akademi dünyasıyla çalışmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Pittsburgh Üniversitesi, Minnesota Üniversitesi ve Harvard Üniversitesi'nde söyleşi, atölye ve gösteriler düzenledim. Harvard’da üniversiteden profesörlerin, tarih araştırmacılarının, öğrencilerin katıldığı çok özel bir etkinliğe imza attık. Cornell Üniversitesi'nde bugünlerde bir programmız vardı, virüsten dolayı üzülerek ertelemek zorunda kaldık. Amerika’da akademi dünyasında güçlü konumlara sahip, bilgili, birikimli, kültürel çalışmalara ilgi duyan iyi Türk akademi kadrosu var. Üniversitelerle yaptığım projelerde onlarla tanışmak, ortak bir hikayenin parçası olmak büyük mutluluk. İlgiden memnunum, daha çok üniversitede sahne almak arzusundayım.
Esra Öziskender: Karagöz bir Amerikan üniversitesinde seçmeli ders olabilir mi? Bu konuda girişimlerin oldu mu?
Ayhan Hülagü: Karagöz belki bir seçmeli ders değil ama tarih, edebiyat, kukla bölümlerinde Osmanlı toplumuna ve eğlence dünyasına dair bir çok ipucu verdiği için Amerika’daki bölümlerde dikkatle inceleniyor, incelenmeye devam edecek. Dilerim bizim ülkemizde eğlencelik bir ramazan eğlencesi olarak görülmekten vazgeçilir, hak ettiği ilgiyi daha çok görür. Ben üniversitelerde atölye, gösteri, sergilerimle bu tanıtıma katkı sunmaya devam edeceğim. Birkaç gün önce Amerika'nın en köklü iki kukla dergisinden biri olan ‘Puppetry International’ çalışmalarımı yaz sayısının kapağına taşıdı. Haber çıkacak diye beklerken kendimi kapakta görmek büyük bir sürpriz oldu. Akademi ve Amerikan sanat camiasıyla ilişkimizin daha yoğun olacağının habercisi olarak görüyorum.

Esra Öziskender: Bundan sonraki projelerin içinde gölge oyununa yabancı etmenler katmak olduğunu söylüyorsun. Mesela Meksikalı işçilerin dramını mizahla anlatmak gibi. Bence harika bir fikir. Bu ve benzeri yaptığın çalışmalar nelerdir?
Ayhan Hülagü: Şu an repertuarımda üç farklı oyun var. Mesela Shakespeare's Hamlet oyununu Karagöz perdesine uyarladım. Amerika'da gösterimler yaptı, Afrika'da uluslararası kukla festivaline davet aldı. Yeni oyunum Afrika'da başka bir festivale daha davet aldı. The Forest Witch oyununda Michael Jackson, Elvis Presley, Elton John gibi modern karakterler yer alıyor. Karagöz günceli yakalayan, yaşayan bir sanat formu. Bunun için Meksikalı bir işçinin hikayesi de, Hollywood'da star olan bir göçmenin hikayesi de her daim masamda. Hangisi ilk önce hayat bulacak virüs sürecinden sonra netleşecek. İki yıl önce Çin'in geleneksel gölge oyunu ile Karagöz'ü aynı oyunda biraraya getirmiştik. Stephen Kaplin oyunu yönetmiş, New York'ta farklı bir gösteri konstepti oluşturmuştuk. Bu tarz benzer projeler aklımda dolaşıyor yine.

Esra Öziskender: Bu sanatı Amerika'da tanıtırken Türkiye veya Amerika'dan sponsorların oldu mu? Nasıl destekler bulabildin?
Ayhan Hülagü: Tiyatro ile uğraşmak dünyanın her yerinde Don Kişotluk. Yel değirmenlerine karşı bitmeyen bir savaş. İlgi ve çalışma alanı benimki gibi geleneksel sanatlar olunca bu zorluklar katlanarak artıyor. Ticari kaygı gözetmeden, bana beni iyi hissettiren, en iyi bildiğim, etkilendiğim hikayeleri kendi kültürümün sanat algısıyla anlatıyorum. Jim Henson Vakfı hariç şimdiye kadar hiçbir vakıftan, kurumdan ekonomik destek almadım. Gösterilerden, atölyelerden elde ettiklerimizle tiyatronun temel giderlerini, yaşam masraflarını karşılıyoruz. Türkiye ile ciddi kur farkımız var. Kültür bakanlığının sanat formlarından alabileceğim destekler yediye bölündüğü zaman kuşa dönüyor. Türkiye'deki emekçilerin bundan faydalanması daha mantıklı.

Esra Öziskender: Türk kültürünün temsili açısından değerli çalışmalar yürütüyorsun. Türk toplumu ve Türkiye Amerika temsilcilikleri senin için neler yapabilirler?
Ayhan Hülagü: Coronavirüs süreci ilk sanat ve eğlence sektörünü etkiledi. Haliyle tüm gösteriler, paneller, atölyeler iptal oldu. Perdelerin ne zaman açılacağı belli değil. Ne yazık ki ekonomik olarak zor bir süreç bizi bekliyor. Çalışmalarımıza ara vermemek için kişisel destekler almaya başladık. Çalışmalarımızı daha ayrıntılı merak edenler tiyatromuzun sitesinden çalışmalarımızı inceleyebilir, Karagoz Theatre Company'nin patreon hesabından bizi destekleyebilirler. (https://www.patreon.com/karagoztheatrecompany)

Esra Öziskender: Sanat adamı dışında bir de yazar kartvizitin var. Yazdığın kitap, gazete ve dergilerde yayınlanan kültür sanat yazılarından bahseder misin?
Ayhan Hülagü: Türkiye'de tiyatro ile uğraşırken aynı zamanda gazete ve dergilerin kültür sanat bölümlerinde sanatla ilgili röportajlarım, haber ve eleştirilerim yayınlandı. Tiyatro ile uğraşan biri için ekonomik gelir sağlayacak ikinci bir iş tercih değil, zorunluluk. Dizi sektöründe yer almıyorsanız, tiyatrodan hayatınızı kazanmanız imkansıza yakın. Ben de uzun süre bu şekilde hayatımı idame ettirdim. Bu deneyimin bana büyük kazanımları oldu. Yurt içi ve dışından yüzlerce oyuna, binlerce kitaba, filme, belgesele, insan kaynağına ulaşma imkanı oluşturdu. O birikimle uzun süredir sanata dair daha derin içerik oluşturmama imkan tanıdı. Şimdilerde sahneye taşıdığım oyunların tiyatro metinlerini yahut kitap yazarak metin yazarlığı yönümü kullanmaya çalışıyorum.

Esra Öziskender: Şu anda yayına hazırladığın bir kitap var mı?
Ayhan Hülagü: Flying Fish, İnside the Stage adlı iki kitabım, Dostoyevski'nin Öteki romanından uyarlanan aynı adlı bir tiyatro oyunum var. Şimdilerde Shakespeare'in tiyatrosunda rol alan bir kedi ailesinin hikayesini kaleme aldım. Oyuncu olmak isteyen bir kedinin gözünden tiyatroyu ve dahi yazar Shakespeare'in dünyasını anlatıyorum. İranlı sanatçı Shima Zarei hikayemi resimledi, beni büyüleyen masal gibi bir iş ortaya çıktı. Her yaşa uygun, çok tatlı bir çalışma. Diğerleri gibi ilerleyen günlerde Amazon'da okuyucuyla buluşacak.

Esra Öziskender: Sen bir karagöz ustası olarak yanında yanında çıraklar yetiştiriyor musun?
Ayhan Hülagü: Ustalık yahut çıraklık meselesi gündemimde değil. Bir kişiyi yetiştirmem gerekiyorsa sanırım o kişi benim. Bu anlamda kendime çıraklık yahut ustalık ediyorum. Geleneksel sanatlar dipsiz bir kuyu. Yerli yabancı farklı kaynakları araştırarak, farklı denemeler yaparak, kendi üslubumu arıyor, öykümü oluşturuyorum. Uzun ve meşakkatli bir yolculuk bizi beklemeye devam ediyor.

Esra Öziskender: Mesleğinle ilgili en büyük hayalin nedir?
Ayhan Hülagü: Karagöz özelinde Harvard'dan Broadway'e uzanan hayalimin ötesinde bir süreç deneyimledim. Tiyatromun kısa ve uzun vadeli programı var, onları sırayla hayata geçirmek için çalışıyorum. Gelenekselden moderne Karagöz figürlerimin sergilendiği bir sergi açmayı planlıyorum. Hamlet gibi klasikleri Karagöz'e uyarlamalara devam edeceğim. Yine bir dünya klasiği hikayesini Meddah üslubuyla sahneyeceğim bir tek kişilik oyun konsepti planlıyorum. Modern bir meddah yorumu… Bu projeyi de Amerika'da bir üniversite ile yapmayı istiyorum. Oyuncu olarak da daha çok sinema filmlerinde yer alma arzum var. Ve tabi yazılmayı bekleyen yeni öyküler sırada bekliyor.


Esra Öziskender: Okuyucularımız sana nasıl ulaşıp iletişim kurabilirler?
Ayhan Hülagü: Karagoz Theatre Company'nin internet sitesinden (www.karagoztheatre.com) yahut sosyal medya hesaplarından bizimle irtibata geçebilirler. Unesco'nun dünyanın kültür mirası ilan ettiği Karagöz ve meddah başta olmak üzere Anadolu'nun geleneksel oyunlarını dünyanın farklı noktalarına ve festivallerine götürmeye devam edeceğiz.
Dilerim bu sohbete ortak olanlarla bir oyun sonrası sohbet ederiz. Evde ve sağlıklı kalın.

Esra Öziskender: Biliyor musun küçükken erkek kardeşim Uğur'la kuklalar yapar ve eve gelen misafirlere kukla oynatır, çok zevk alır, çok eğlenirdik. Bir an o günlere gittim. Çok teşekkürler bu güzel sohbet ve tüm bilgilendirmeler için. İçinde Elvis Presley, Elton John, Michael Jackson ve Meksikalı işçilerin de olduğu bir Hacivat ve Karagöz oyununu seyretmeyi dört gözle bekliyorum. Diğerleri zaten var ama Meksikalı işçilerin dramını mizahi yolla anlatan bir gölge oyunu hepimizin çok ilgisini çekecektir. Sonuçta Hacivat ve Karagöz de birer inşaat işçisiydi. Başarılar.

Ayhan Hülagü kimdir?
Ayhan Hülagü birden fazla şapkaya sahip bir isim: Oyuncu, yazar, Karagöz sanatçısı, eğitmen…
Hülagü, Pamukkale Üniversitesi'nde eğitimini tamamladıktan sonra İstanbul'da çeşitli gazete ve dergilerde kültür sanat yazarı olarak çalışmaya başladı. Ardından profesyonel oyunculuk kariyerine adım attı. Şahika Tekand Studio Oyuncuları'nda oyunculuk eğitimini tamamladı. UNİMA İstanbul şubesinde Karagöz eğitimi aldı. 2017 yılında Amerika'nın başkentinde Karagoz Theatre Company'i kuran sanatçı, geleneksel Anadolu gösteri sanatları üzerine çalışmalar yürütmeye başladı. Amerika turnesi gerçekleştirip Harvard, Minnesota gibi üniversitelerde sergiler düzenledi, eğitimler verdi. Amerikalı sanatçılarla bir çok ortak proje üreten Hülagü, Broadway gösterileriyle büyük büyük ilgi uyandırmıştır.



No comments:
Post a Comment